
Baş ağrısı; baş, kafa derisi veya boyun bölgesinde ağrıya veya rahatsızlığa neden olan çok yaygın bir durumdur. Bir yıl içerisinde her 10 kişiden 7’sinin en az 1 kez baş ağrısı yaşadığı tahmin ediliyor (1).
İçindekiler
Birincil nedenler
Baş ağrısının birincil (primer) nedenleri, başka tıbbi rahatsızlıklarla ilgili olmayan nedenlerdir.
Birincil baş ağrısı, altta yatan bir hastalığın belirtisi değildir. Bu baş ağrıları, beyindeki altta yatan bir sürecin sonucudur.
Birincil baş ağrısına, başınızdaki ağrıya duyarlı yapıların aşırı aktivitesi veya bunlarla ilgili sorunlar neden olur.
Beyninizdeki kimyasal aktivite, kafatasınızı çevreleyen sinirler veya kan damarları veya baş ve boyun kaslarınız birincil baş ağrılarına neden olabilir. Bazı insanlar, genetik olarak bu tür baş ağrılarına yatkındır.
Sık görülen birincil baş ağrılarının örnekleri arasında migren, küme ve gerilim tipi baş ağrıları bulunur.
Alkol özellikle kırmızı şarap, nitrat içeren sucuk ve sosis gibi et ürünleri, uykusuzluk veya uyku düzeninde değişiklikler, yanlış duruşa sahip olma, stres ve öğün atlama baş ağrısı riskini arttırabilir.
İkincil nedenleri
İkincil (sekonder) baş ağrılarında baş dışında bir rahatsızlık vardır ve bu rahatsızlık baş ağrısına neden olmaktadır. İkincil bir baş ağrısı, başın ağrıya duyarlı sinirlerini harekete geçirebilen bir hastalığın belirtisidir.
İkincil baş ağrısının diğer bazı nedenleri:
- Beyin sarsıntısı
- Susuzluk (sıvı eksikliği, dehidrasyon)
- Diş ve diş eti hastalıkları
- Grip veya diğer üst solunum yolu enfeksiyonları
- Kulak enfeksiyonu (otitis media)
- Beyinde enfeksiyon olması (ensefalit)
- Glokom (akut açı kapanması glokomu)
- Yüksek tansiyon (hipertansiyon)
- Kafatası içerisinde kanama veya sıvı sızıntısı gibi nedenlerle kafatası içerisinde göllenme (Beyin kanaması, kafa içi hematom)
- Kask ve gözlük gibi başı sıkıca sarabilen ya da sıkıştırabilen şeyler
- Saçların at kuyruğu şeklinde sıkıca bağlanması gibi kafa derisini gergin tutan herhangi bir durum
- Trigeminal nevralji (diğer nevraljilerin yanı sıra, tümü yüzü ve beyni birbirine bağlayan belirli sinirlerin tahrişini içeren)
Sinüzite bağlı baş ağrısı
Yüz bölgesinde ve özellikle burun çevresinde bulunan hava boşluklarında (paranazal sinüsler) gelişen enfeksiyona sinüzit denir. Sinüzit baş ağrısına neden olabilir.
Eğer sarımsı yeşil burun akıntısı ve boğaz ağrısı ile göz çevresinde basınç hissi varsa, baş ağrınız eğer yüzünüz aşağı bakacak şekilde eğildiğinizde artıyorsa doktorunuza bunları belirtmeyi unutmayın. Bunlar paranazal sinüslerde enfeksiyona işaret ederler.
Servikojenik baş ağrısı
Servikojenik baş ağrısı, ağrının boyundaki belirli bir kaynaktan başa doğru yönlendirildiğinde ortaya çıkar. Bu ağrı genellikle sabit bir ağrı veya donukluk hissidir, ancak bazen ağrı yoğunluğu daha da kötüleşebilir. Servikojenik baş ağrısı belirtileri genellikle vücudun tek tarafındadır, yani boynun, başın veya yüzün bir tarafında meydana gelirler.
Servikojenik baş ağrısının belirtileri:
- Başın veya yüzün bir tarafında ağrı
- Boyunda sertlik
- Göz çevresindeki ağrı
- Öksürürken veya hapşırırken ağrı
- Boynun belirli pozisyonlarında ve hareketlerinde meydana gelen ağrı
Aşırı ilaç kullanımına bağlı baş ağrısı
Bir kişi günlük olarak önemli miktarda ağrı kesici ilaç alırsa ve bunları azaltmaya veya tamamen bırakmaya başlarsa, baş ağrısı ortaya çıkabilir. Hidrokodon adındaki güçlü bir ağrı kesici ilaç bağımlılık yapan ve bırakıldığında baş ağrısına neden olabilen ilaçlardan biridir.
Bununla birlikte bazı ilaçlar yan etki olarak baş ağrısına neden olabilir.
Menenjite bağlı baş ağrısı
Menenjit, kafatasını kaplayan ve omuriliği ve beyni çevreleyen zarlar olan meninkslerin bir enfeksiyonudur.
Menenjitin en sık belirtilerinden biri şiddetli baş ağrısıdır. Beyin ve omuriliğin yakınında meydana gelen iltihaplanma, önemli bir ağrıya neden olabilir. Bu baş ağrısı migrenle karıştırılabilir.
Ateş, vücudun virüs veya bakteri gibi yabancı bir istilacıyla savaşmaya çalışma şeklidir. Şiddetli baş ağrısına eşlik eden yüksek ateş menenjite işaret edebilir.
Travma sonrası baş ağrısı
Bazen bir kişi, düşme, araba kazası veya bisiklet kazası gibi bir olay sırasında meydana gelen kafa travmasından sonra baş ağrısı yaşayabilir.
Spinal anestezi baş ağrısı
Spinal baş ağrıları, lomber ponksiyon veya spinal anestezi uygulananlarda oldukça yaygın bir komplikasyondur. Her iki prosedür de omuriliği çevreleyen sert zarın ve alt omurgada lomber ve sakral sinir köklerinin delinmesini gerektirir.
Spinal anestezi sırasında, vücudunuzun alt yarısındaki sinirleri uyuşturmak için spinal kanalınıza ilaç enjekte edilir. Omurilik sıvısı küçük delinme bölgesinden sızarsa, omurga baş ağrısı gelişebilir.
Beyin tümörü ve beyinde anevrizma
Beyinde tümör veya anevrizma olması baş ağrısına neden olabilir. Anevrizma beyindeki damarlardan kanama olması anlamına gelir. Bunun nedeni kafatası içerisinde sınırlı bir alanın olmasıdır.
Gerek kafatası içerisinde kanama neticesinde oluşacak kan göllenmeleri hem de büyüyen bir tümör kafatası içerisinde yer kaplayacak ve kafatası içerisinde beyin dokularını sıkıştıracaktır.
Baş ağrısı tipleri
Birkaç farklı baş ağrısı tipi mevcuttur. Bazıları:
Gerilim tipi baş ağrısı
Gerilim tipi baş ağrıları en sık görülen baş ağrısı türüdür ve en sık 20 yaş üstü kadınlarda görülür. Bu baş ağrıları genellikle başın etrafında sıkı bir bant gibi hissetmek olarak tanımlanır. Boyun ve kafa derisindeki kasların gerilmesinden kaynaklanırlar. Vücudun duruşunun yanlış olması ve stres gerilim tipi baş ağrısı riskini arttırır.
Gerilim tipi baş ağrıları genellikle birkaç dakika sürer, ancak bazı durumlarda birkaç gün sürebilir. Ayrıca tekrarlama eğilimindedir.
Gerilim tipi baş ağrısının belirtileri:
- Boyun tutulması
- Ağrı olan bölge değişmez
- Kafa derisinde hassasiyet
- Omuz sertliği
- Alın boyunca başın yanlarına veya arkasına uzanabilen gerginlik veya basınç
- Ağrının yeri tam olarak tespit edilemeyebilir
Gerilim tipi baş ağrıları migren ile benzer olsa da genellikle migrende görülebilen görme değişiklikleri gerilim tipi baş ağrısında görülmez.
Küme tipi baş ağrıları
Küme baş ağrıları, başın bir tarafında, genellikle göz çevresinde hissedilen dayanılmaz ağrı ataklarıdır. Her ağrı atağı genellikle başın aynı tarafını etkileme eğilimindedir.
Küme tipi baş ağrıları nadirdir. Herkes küme tipi baş ağrısı yaşayabilir, ancak erkeklerde daha yaygındır ve 30’lu veya 40’lı yaşlarda başlama eğilimindedir.
Migren ve gerilim baş ağrısının aksine küme tipi baş ağrısı genellikle yiyecekler, hormonal değişiklikler veya stres gibi tetikleyicilerle ilişkili değildir.
Bu baş ağrıları, küme dönemi olarak bilinen uzun süreler boyunca devam edebilir. Küme süresi altı hafta kadar uzun olabilir. Küme baş ağrıları her gün ve günde bir defadan fazla ortaya çıkabilir.
Küme tipi baş ağrısının belirtileri:
- Genellikle kısa sürelidir
- Sıklıkla gözlerin arkasında ağrı olur
- Ağrı genellikle tek taraflıdır
- Zonklayıcı veya sabit olarak tanımlanabilir
- Tipik olarak bir kişi yattıktan yaklaşık bir ila iki saat sonra ortaya çıkar
- Bazı belirtileri migrene benzerken genellikle mide bulantısına neden olmaz
Migren
Migren genellikle başın bir tarafında zonklayıcı bir ağrı olarak hissedilen orta veya şiddetli bir baş ağrısıdır.
Mide bulantısı ve ışığa veya sese karşı artan hassasiyet gibi belirtileri de vardır.
Ayda 15 veya daha fazla gün meydana gelen migrenler kronik migrendir.
Hemiplejik migren ise, felce benzeyen belirtilere sahiptir. Hemiplejik migreni olan kişi baş ağrısı olmadan migren yaşayabilir, bu da mide bulantısı, görme bozuklukları ve baş dönmesi gibi migren belirtilerinin olduğu, ancak baş ağrısının olmadığı anlamına gelir.
Migren baş ağrısının bazı belirtileri:
- Mide bulantısı
- Kafada zonklama hissi
- Başın bir tarafında ağrı
- Ses ve ışığa duyarlılık
- Şiddetli, zonklayıcı ağrı
- Kusma
Migren baş ağrıları genellikle kişinin konsantre olamadığı veya günlük aktivitelerini gerçekleştiremeyeceği kadar şiddetli ağrıya neden olur.
Ribaund baş ağrıları
Ribaund baş ağrıları, bir kişinin baş ağrılarını tedavi etmek için düzenli olarak kullandıkları ilaçları almayı bıraktıktan sonra ortaya çıkan baş ağrılarıdır. Genellikle uzun süre ve çok miktarda ağrı kesici ilaç kullanılması durumunda ortaya çıkar.
Şu ilaçların kullanılması durumunda, geri tepme (ribaund) baş ağrıları yaşama olasılığı daha yüksektir:
- Parasetamol (Parol, Minoset, Panadol, Vermidon)
- Triptanlar (Zomig, Gravis, Migtera, Imitrex)
- Ergotamin (Avmigran, Ergafein, Bellergal, Cafergot, Ergomar)
- Ağrı kesiciler (Geralgine Plus gibi kodein içerenler dahil)
Gök gürültüsü baş ağrısı
Gök gürültüsü baş ağrıları, aniden gök gürültüsü gibi şiddetli şekilde baş ağrısına neden olur. Bu şiddetli baş ağrılarının acısı 60 saniye içinde zirve yapar.
Nadirdir. Ancak beyin içinde ve çevresinde kanama ile ilgili potansiyel olarak yaşamı tehdit eden ciddi durumlara işaret edebilirler.
Migren mi baş ağrısı mı?
Migren baş ağrısının en şiddetli ve karmaşık türüdür. Araştırmacılar, migrenin sinirlerin ve beyin kimyasallarının aktivitesindeki değişikliklerden kaynaklanabileceğine inanıyor.
Hem genetik faktörlerin hem de çevresel faktörlerin migrene yatkınlığı etkilediği düşünülmektedir.
Migren, başın bir tarafını etkileyen çok şiddetli, zonklayıcı baş ağrılarıdır. Ayrıca ışığa ve gürültüye karşı hassaslaştırabilir. Birkaç saatten birkaç güne kadar sürebilirler.
Migren sıklığı ve türleri
Ülkemizde migren sıklığı yaklaşık %16’dır. Kadınlarda %21 olan oran erkeklerde %12’dir.
Migren sıklığı 20 ila 40 yaş arası kadınlarda en yüksektir. Hatta 30-34 yaş arası kadınlarda migren sıklığı %26’ya yükselmektedir. Yani her 4 kadından birinde migren vardır.
Ancak ergen yaş grubu düşünüldüğünde erkeklerde kızlara nazaran migren görülme oranı daha yüksektir.
Ayırca, migren yaşayan aile üyesi olanlarda migren görülme riski daha yüksektir.
İki temel migren tipi baş ağrısı vardır: auralı migren ve aurasız migren.
Auralar, parlak noktalardan, yanıp sönen ışıklardan veya hareketli çizgilerden oluşan görsel rahatsızlıklardır. Bazı durumlarda, auralar geçici bir görme kaybına neden olur. Bu görme bozuklukları migren başlamadan yaklaşık 30 dakika önce ortaya çıkar ve 15 dakika sürebilir.
Auralı migren, aurasız migrenden daha az şiddetli olma eğilimindedir. Bununla birlikte, çoğu insan aurasız migren yaşar.
Hemiplejik migren başka bir migren türüdür. Bu migrenlere, konuşma bozukluğu ve vücudun bir tarafında uyuşma veya güçsüzlük gibi felç benzeri semptomlar eşlik eder.
Migren evreleri
Bir migren atağında başlıca dört dönem vardır;
- Prodrom evresi: Prodrom evresi, migrene kadar geçen dönemdir. Bu evrede auralar oluşabilir. Prodrom evresi; konsantrasyonu, ruh halini ve iştahı etkileyebilir. Bu aşama ayrıca sık sık esnemeye neden olabilir.
- Aura evresi: Migren aurası, bir atağın öncesinde, beraberinde ve nadiren sonrasında görülen fokal nörolojik belirtilerin bir karışımıdır. Görsel, duyusal ve motor fenomenler şeklinde olabilir. Çoğu 5-20 dakika içinde gelişir ve sıklıkla 60 dakikadan kısa sürer.
- Baş ağrısı: Baş ağrısının en şiddetli olduğu dönemdir. Tipik migren baş ağrısının tek taraflı, baş arkasından başlayan, zonklayıcı karakterde ağrısının yaşandığı dönemdir. Bu aşama birkaç dakika sürebilir.
- Postdrome (ağrı sonrası evre): Migrenden sonraki 24 saatlik dönemdir. Bu süre zarfında hasta kendini uykulu, yorgun veya huzursuz hissedebilir. Hastanın ruh hali, üzüntü duyguları ile sevinç duyguları arasında dalgalanabilir. Bu evrelerin tümü her atakta olmayabilir. Ağrı çoğu zaman 4-72 saat içinde sonlanır ve ataklar arasında kişi normal hayatına devam edebilir.
Migren tetikleyicileri
Migren atağını ne tetikler? Migrenin kesin nedeni net olarak bilinmemektedir. Ancak migreni tetikleyen ve migren atağının başlamasına neden olabilen bazı durumlar vardır. Bazıları:
- Özellikle ergenlik çağındaki erkeklerde ve kadınlarda hormon seviyelerinde dalgalanmalar
- Stres veya kaygı
- Yoğurt, kefir ve turşu gibi fermente ve salamura gıdalar
- Kurutulmuş etler ve eski peynirler
- Muz, avokado ve narenciye dahil bazı meyveler
- Öğün atlamak
- Çok az veya çok fazla uyumak, uyku bozuklukları
- Parlak veya güçlü ışığa maruz kalmak
- Değişen hava durumu nedeniyle atmosfer basıncındaki dalgalanmalar
- Kafein tüketiminin bir anda azaltılması
- Alkol tüketimi
- Sigara veya tütün dumanı
Diğer şiddetli baş ağrıları ile migren arasındaki ayrımı yapabilmek bazen zor olabilir.
Tanı
Baş ağrısı bazen bir hastalığa veya tıbbi duruma işaret edebilir. Doktorunuz, baş ağrınız hakkında sorular sorarak ve fizik muayene yaparak baş ağrısının altında yatan olası nedenleri belirleyebilir. Bu muayene tam bir nörolojik değerlendirme içermelidir.
Bazen çok fazla kahve içen birinin kahve içmeyi ansızın bırakması veya kişinin kullandığı bir ilacın yan etkisi olarak baş ağrısı gelişebilir.
Eğer doktorunuz fizik muayene ve öykünüzü dinledikten sonra belli rahatsızlıklardan şüpheleniyorsa şu testlerin sonuçlarını görmek isteyebilir:
- Tam kan sayımı (Hemogram): Enfeksiyon belirtileri gösterebilen bir kan testi
- Kafatası röntgenleri: Kafatası kemiklerinin ayrıntılı resimlerini sağlayan bir görüntüleme testi
- Sinüs röntgeni: Doktorunuz sinüzitten şüpheleniliyorsa yapılabilecek bir görüntüleme testi
- Beyindeki inme, travma veya kan pıhtılarından şüphelenildiği durumlarda yapılabilecek kafa BT veya MRI taraması
Ne zaman doktora gitmeliyim?
Baş ağrısı yaşıyorsanız altında yatan çok ciddi bir neden olabilir veya olmayabilir.
Baş ağrısı ve ağrının şiddeti hakkında yapacağınız açıklamalar kişisel göreceli yorumlarınızdır. 38,7 derece ateşim var demek gibi somut veri sunmazlar.
Size en iyi şekilde yardımcı olabilmesi için doktora gittiğinizde ona daha fazla veri vermelisiniz. “Başım ağrıyor” demekten fazlasını söyleyebilmelisiniz. Ne zaman ağrıyor? Nasıl ağrıyor? Ağrınız nelerle ilişkili? Işık, ses veya koku baş ağrınızı tetikliyor mu?
Baş ağrısı ne zaman önemlidir? Çoğu baş ağrısı yaşamı tehdit eden bir hastalığın belirtisi değildir. Ancak baş ağrısına aşağıdaki belirtiler de eşlik ediyorsa hemen bir sağlık kuruluğuna başvurun:
- Kafa travması sonrası baş ağrısı
- Uyuşukluk, baygınlık, bayılma
- Yüksek ateş
- Kusma
- Konuşma bozukluğu
- Bir kol veya bacakta zayıflık
- Bilinç bulanıklığı, konfüzyon
- Kas kasılmaları
Tedavi
Baş ağrısı tedavisinde, baş ağrısına neden olan durumun tedavi edilmesi hedeflenir. Eğer baş ağrısına neden olan durum tedavi edilirse muhtemelen baş ağrısı da geçer. Örneğin:
- Kullandığınız ilaçlar yan etki olarak baş ağrısı yapabilir. Baş ağrısına neden olan ilacı kullanmayı bıraktığınızda baş ağrısının geçmesi beklenir.
- Yüksek tansiyon gibi bazı hastalıklar baş ağrısına neden olabilir. Yüksek tansiyon kontrol altına alındığında baş ağrısının geçmesi beklenir.
- Sinüzit, menenjit, diş kökü veya beyin zarında bakteriyel enfeksiyon varsa bu enfeksiyon antibiyotiklerle tedavi edildiğinde baş ağrısının geçmesi beklenir. Diğer taraftan ağrı kesici ilaç almak ağrı hissini azaltsada enfeksiyonu tedavi edemeyeceği için baş ağrısı kalıcı olarak geçmez. Üstelik enfeksiyon ilerlemeye devam ederse daha tehlikeli hale gelir. Bu nedenle baş ağrısı durumuna eşlik eden yüksek ateş durumu varsa zaman kaybetmeden doktora gitmeyi ihmal etmeyin.
Bununla birlikte çoğu baş ağrısı geçici bir durumdur veya eczanelerde reçetesiz olarak satılan ağrı kesicilerle de tedavi edilebilir. Baş ağrısında etkili olabilecek bazı ağrı kesiciler:
- Parasetamol (Parol, Minoset, Panadaol, Vermidon)
- İbuprofen (Dolven, Suprafen, Brufen, Advil)
- Naproksen (Naprosyn, Apranax, Aprol)
- Diklofenak (Diclomec, Difenak, Dikloron, Voltaren, Dolorex)
- Flurbiprofen (Majezik, Fortine, Maxaljin)
- Ketoprofen (Arveles, Deksalgin, Dex-forte, Dexday, Dexofen, Elektra, Profenid)
Bu ilaçlar baş ağrısı tedavisinde kullanılabilecek ilaçlardan sadece bazılarıdır. Doktorunuz baş ağrınız, genel sağlık durumunuz, yan etki riskleri ve daha önce kullandığınız ilaçlardan aldığınız fayda doğrultusunda size özel ilaç reçete edecektir.
Baş ağrılarının tedavisine yardımcı olabilecek başka çözümler de vardır:
- Biofeedback, ağrı yönetimine yardımcı olan bir gevşeme tekniğidir.
- Stres yönetimi dersleri almanız size stresle nasıl başa çıkacağınızı ve gerginliği nasıl azaltacağınızı öğretebilir.
- Bilişsel davranışçı terapi, sizi stresli ve endişeli hissettiren durumları tanımanıza yardımcı olan bir tür konuşma terapisidir.
- Akupunktur, vücudunuzun belirli bölgelerine ince iğneler uygulayarak stresi ve gerginliği azaltabilen alternatif bir terapidir.
- Hafif ila orta şiddette egzersiz, sizi daha mutlu ve daha rahat hissettiren bazı beyin kimyasallarının üretimini artırmaya yardımcı olabilir.
- Soğuk veya sıcak terapi, başınıza günde birkaç defa 5 ila 10 dakika süreyle buz paketi veya ısıtma yastığı uygulamanızdır.
- Sıcak bir duş almak, gergin olan kaslarınızın gevşemesine yardımcı olabilir.
Baş ağrısı sık sık veya uzun süre yaşandığında doktorunuz önleyici tedavi düzenleyebilir. Baş ağrınızı hafifletmek için hangi tedavinin daha iyi olacağı konusunda doktorunuza danışabilirsiniz.
Doğal çözümler
Baş ağrınızı hafifletmek için kullanabileceğiniz bazı ilaç dışı yöntemler vardır. Bazı şifalı otlar, takviyeler veya vitaminler baş ağrısını hafifletebilir. Ancak bunların kullandığınız diğer ilaçlara etkileşime girme ve zarar verme ihtimaline karşı yeni bir ilaca başlamadan önce daima doktorunuza danışmalısınız.
Şunlar baş ağrısını hafifletmeye yardımcı olabilir:
- Magneyum: Magnezyum migren durumunda çeşitli biyolojik olaylarda rol oynar. Magnezyum özellikle belirli hastalarda migren, gerilim tipi baş ağrıları ve küme baş ağrıları gibi baş ağrıları için etkilidir (2).
- B12 vitamini: Riboflavin olarak da bilinen B12 vitamini, baş ağrısını azaltıcı özelliklere sahip olabilir. Günde iki kez 200 mg B12 vitamini almak baş ağrısını azaltmaya yardımcı olabilir (3).
- Butterbur: Bu bitkiden elde edilen özlerin migrenlerin meydana gelme sıklığını azalttığı gösterilmiştir. Çoğu kişi bu bitki özlerini rahat tolere ederken kanarya otu, kadife çiçeği, papatya ve krizantemlere alerjisi olanlarda bazı alerjik reaksiyonlar bildirilmiştir (4).
- Koenzim Q10. Minnesota Üniversitesi’ne göre, bu enzimden günde üç kez 100 miligram (mg) almak (veya günde tek bir 150 mg doz almak), migren baş ağrılarının sıklığını azaltabilir (5).
- Feverfew olarak bilinen papatya ailesinden Tanacetum parthenium bitkisi, migren şiddetini hafifletebilir. Feverfew kullananların bazıları migren ataklarının giderek azaldığını ve daha az bir kısmı ise migrenin tamamen durduğunu belirtiyor. Ancak bu bitkinin migrene olan faydası hakkında daha fazla kanıta ihtiyaç var.