
Çocuklarda balgam, geniz akıntısının daha koyu kıvamlı ve rahatsız edici hale gelmesidir. Polenleri, dumanı veya mikropları tutmak için daha fazla üretilen balgam, solunum yollarını tıkayabilir veya nefes almayı güçleştirebilir.
Özellikle gece uyurken olduğu gibi çocuğun yatay pozisyonda uzun süre durması, geniz akıntısının boğazdan akciğerlere doğru doğal akışını daha da güçleştirir.
İçindekiler
Balgam nedir?
Solunum yollarımızda yukarıdan aşağıya akan ve normalde hissetmediğimiz bir mukus vardır. Burunda üretilen mukus salgısı burun boşluğundan geriye doğru ilerler. Boğaza iner ve yutulur.
Solunum yollarını temizleyen, nemlendiren ve koruyan bu mukusa geniz akıntısı denir. Normalde hissedilmez.
Virüsler, bakteriler, alerjenler veya sigara dumanı gibi zararlı gazlar bu mukusa yapışır. Böylece akciğerlere ulaşması engellenmiş olur. Gaz, toz, mikrop veya alerjen miktarı arttıkça, doğal olarak daha fazla mukus üretilir.
Geniz akıntısının miktarının artması ve kıvamının koyulaşması “balgam” olarak adlandırılır. Balgam arttıkça daha rahatsız edici hale gelir. Nefes almayı güçleştirebilir.
Bebeklerde balgam
Geniz akıntısı tüm solunum yollarını doğal olarak nemlendirip korur. Yetişkinler kendi ağız ve burun temizliğini kendileri yapabilirler.
Özellikle küçük yaşlardaki çocuklarda ise bir yetişkin yardımıyla ağız ve burun temizliği yapılmalıdır.
Burnunu yeteri kadar yıkayıp temizleyemeyen bir bebeğin ya da çocuğun burun tıkanıklığı yaşama riski daha yüksektir.
Bununla birlikte, bir yetişkin otururken veya ayakta dururken yukarıdan aşağıya mukus akışı yer çekimi etkisiyle kolaylaşır. Ancak bebekler günün çok önemli bir bölümünde yatar, uzanır veya uyur.
Daha uzun saatler yatay pozisyonda durması, bebeklerin:
- Solunum yollarındaki mukusun daha yavaş akmasına
- Balgamın kolayca koyu kıvama gelmesine
- Burun tıkanıklığı gelişmesine
neden olabilir.
Günün neredeyse yarısını yatarak geçiren bir bebeğin solunum yollarındaki mukus akışı daha zordur. Ayrıca kendi ağız, burun ve boğazlarını temizleyemezler. Bu nedenlerle, bebeklerin burun tıkanıklığı ve balgam sorunu yaşama riski daha yüksektir.
Sevgili ebeveyn, yüzünü, gözünü ve burnunu her yıkadığında ve dişlerini her fırçaladığında, lütfen! Bebeğinin de benzer ihtiyaçlara sahip olduğunu hatırla!
Burun tıkanıklığı ve balgam artışı
Burun tıkanıklığına sebep olan virüs, alerjen veya bakteri gibi bir sağlık sorunu muhtemelen, geniz akıntısında da artışa neden olacaktır.
Burnu tıkalı olan bir çocuk, ağzından nefes alacaktır.
Ağızdan nefes alma süresi ve ağzın açık kalma süresi uzadıkça, ağız mukozası ve nefes borusundaki mukus kurumaya yatkın hale gelir.
Balgamın akış hareketi yavaşladıkça, kuruyarak daha koyu kıvamlı hale gelir. Balgam daha koyu kıvamlı hale geldikçe akışkanlığı daha da azalır. Bu süreç solunum yolları balgam nedeniyle tıkanıncaya kadar devam edebilir.
Akışı azalan, miktarı artan ve kıvamı koyulaşan balgam soluk borusunu daraltabilir. Bu durum nefes almayı güçleştirir.
Balgamın nefes almayı zorlaştıracak kadar artması durumunda doğal olarak öksürük refleksi devreye girer. Vücudumuz öksürerek ciğerlerdeki havayı yüksek basınçla dışarı doğru atmaya çalışır. Bu şekilde solunum yollarını yüksek hava basıncı ile temizler.
Balgam nedeniyle öksüren çocuklarda, öksürük refleksini azaltan kuru öksürük ilaçlarının verilmesi, tehlikeli olabilir. Öksürük refleksini azaltan “kuru öksürük” şurupları çocuğun solunum yollarındaki balgamı atmasına engel olabilir. Özellikle uyuyan bir çocuğun balgamı öksürerek atamaması ciddi tehlike oluşturabilir.
Balgamın arttığı, nefes almayı güçleştirdiği ve peş peşe öksürmenin gerektiği geceler uyumak mümkün olmayabilir.
Uykusuz geceler
- Balgamın neden olduğu nefes alma güçlüğü kandaki oksijen seviyesinin bir miktar düşmesine neden olabilir.
- Öksürme ihtiyacı ve peş peşe gelen öksürük krizleri çocuğu uykudan uyandırabilir.
Her ikisi de gece uyku kalitesini düşürür. Çocuğun yeteri kadar dinlenememesine neden olabilir.
Gece uykusunu iyi alamadığı için yeteri kadar dinlenemeyen bir çocukta soğuk algınlığı süresi uzayabilir veya hastalık şiddeti artabilir.
Öksürük
Boğazdan aşağı doğru akan doğal bir geniz akıntısı (mukus) vardır. Solunum yollarını nemli tutar ve korur.
Balgam, temelde solunum yollarındaki virüs, toz partikülleri, alerjenler ve diğer mikropları tutmak için artar. Dolayısıyla bir çocuğun bulunduğu ortam ne kadar tozluysa, ne kadar çok polen içeriyorsa, ne kadar çok sigara dumanı varsa o kadar çok artar.
Virüsler, bakteriler, sigara dumanı gibi zararlı gazlar ve polenler gibi alerjenler nedeniyle geniz akıntısında artış görülebilir. Mukus kıvamında koyulaşma görülebilir.
Balgamı artan ve nefes alma güçlüğü yaşayan bir çocuk, solunum yollarındaki balgamı yüksek hava basıncı ile dışarı atmaya çalışabilir. Bu öksürük refleksidir.
Çocuğunuzun özellikle yatar pozisyona geçtikten birkaç saat sonra öksürüğünde artış mı var?
Özellikle yatarken, yatay pozisyon balgam akışı yavaştır. Uykunun ilerleyen saatlerinde balgam artışı nefes almayı güçleştirebilir. Öksürük ihtiyacı doğabilir. Nefes alma güçlüğü uykudan uyandırabilir.
Balgamı arttıran bir başka neden ise, çocukların burun yerine ağızdan nefes almalarıdır. Bir çocuğun burnu ne kadar tıkalı olursa, öksürüğü o kadar çok artabilir.
Tedavi
Burun temizliğine dikkat etmeniz, çocuğun bulunduğu odanın havasının temizliğine dikkat etmeniz ve bol bol su içirmeniz balgamı doğal yollarla azaltmanıza yardımcı olur.
Bol su içirin
Standart öneri bebeklere ilk 6 ay su vermemektir. Anne sütü içerisindeki su yeterlidir (1).
Şu durumlarda bebeklerin su ihtiyacı artar:
- İklimin, mevsimin veya içerisinde bulunan havanın sıcak ve kurak olması bebeklerde terleme ile su kaybını arttırır.
- İshal olan, kusan veya çok çiş yapan bir bebeğin su kaybı artmıştır.
- Yüksek ateşli bir çocukta doğal olarak ateşi düşürmek için ağız ve burundan su buharlaşması veya ciltten terleme artar.
Çocukların su ihtiyacı arttığında, doğal olarak su tasarruflu kullanılır. Bu tasarruflardan biri idrar ile atılan suyun renginin daha koyu hale gelmesidir.
Diğer bir tasarruf ise mukus üretiminde daha az su kullanılmasıdır. Susuz kalmış bir çocukta ağız ve burun kuruluğu artabilir. Mukus susuzluk nedeniyle daha koyu kıvamlı hale geldiğinde balgam daha rahatsız edici olabilir. Koyu kıvamlı balgamın öksürerek atılması daha güçtür.
Bebeklerde susuzluk belirtileri:
- Fontanel çöküklüğü
- Ağız kuruluğu
- Cilt kuruluğu
- Tükrük, balgam veya burundaki mukusun daha koyu olması
- Cildin esnekliğini kaybetmesi
- Koyu renkli idrar
- Göz yaşında azalma
- Yüksek ateş
Sırtına peş peşe hafifçe vurarak akciğerlerine titreşim gönderin
Sıvılar boru içerisinde tüm yüzeye yapışarak baloncuk oluşturabilir. Bunu pipet içerisinde bir miktar meyve suyu gibi hayal edebilirsiniz.
Pipet içerisinde birkaç damla meyve suyu varsa ve hava giriş çıkışına engel oluyorsa, pipete birkaç kez hafifçe vurarak oluşturduğunuz titreşim ile pipetteki sıvının pipeti tıkamasına engel olabilirsiniz.
Balgam da akciğerlerdeki hava kanallarında bulunan bir çeşit sıvıdır. Özellikle akciğerlerde artmış balgam solunum yollarını kapatarak akciğerin nefes alma kapasitesini düşürebilir.
Akciğerlerdeki balgamın çözünmesine destek olmak için, minik havayollarında birikmiş olabilecek balgamı parçalamak için çocuğu omzunuza alarak sırtını avuç içi ile “hafif hafif” vurabilirsiniz. Bu pışpışlama hareketi akciğerlerde hava kanallarını tıkayan mukus baloncuklarının patlamasına yardımcı olabilir.
Akciğerlerdeki solunum kanalcıklarında birikmiş olabilecek balgam sıvısını parçalamak için çocuğunuzun sırtına avuç içiniz ile hafif hafif pışpışlama hareketi ile vurmayı deneyebilirsiniz. Bebeğinizin sırtına avuç içiniz ile hafif hafif vurmanız, çocuğunuzun akciğerlerinde titreşim oluşturur. Bu titreşim, hava kanallarını tıkayan mukus baloncuklarının patlamasına yardımcı olabilir. Bebeğinizin daha rahat nefes almasına yardımcı olabilir.
Toz ve dumandan uzaklaştırın
Gerek sigara dumanı gerekse tozlar solunum yollarına yapışırlar.
Solunum yollarını nemlendirme görevindeki az miktardaki mukus, toz ve dumanı tutarak daha yoğun daha az akışkan kıvama neden olabilir. Bu durumda balgam üretimi artabilir.
Toz ve duman gibi zararlı gazlar balgam ve öksürük artışına neden olabilir.
Alerjenlerden uzaklaştırın
Bazı hastalıklarda virüs veya bakteri gibi bir mikrop insan vücuduna saldırır. Enfeksiyona neden olur. Bağışıklık sistemi saldıraya karşı kendini savunur.
Alerji nedeniyle gelişen hastalıklarda ise insan vücuduna saldıran bir mikrop veya saldırgan yoktur. Bitki poleni, kedi tüyü veya bebeğin biberonundaki plastik maddesi gibi herhangi sıradan bir şey bağışıklık sisteminin dikkatini çekebilir. Aslında bir saldırgan olmamasına rağmen savunma sistemi saldırıya geçer.
Savunma sistemi ilgili bölgeye daha fazla savunma hücresi gönderir. Bunu kan akışını arttırarak yapar. Basit bir örnekle, gözlerde alerjik bir reaksiyon olduğunda göze ulaşan daha bol miktardaki kan, bebeğinizin gözlerinin kızarık ve daha sulu görünmesine neden olabilir.
Eğer alerjen burun mukozasındaysa burunda mukus üretimi artabilir. Burun kaşıntısı başlayabilir. Hapşırarak alerjenleri dışarı atma ihtiyacı oluşabilir.
Evcil hayvan tüyü veya polen gibi alerjenler mukus üretiminin artmasına neden olarak balgamı arttırabilir.
Çocuklarda alerji belirtileri:
- Burun kaşıntısı
- Hapşırma
- Burun akıntısı ya da burun tıkanıklığı
- Balgam artışı
- Gözlerde kızarıklık
- Göz kaşıntısı
- Gözlerin sulanması
Alerjik çocuklarda, çocuğun alerjenlerden uzak tutulması balgamın azaltılmasına yardımcı olur.
Örneğin bitki polenlerine karşı alerjisi olan bir bebeği bahar mevsiminde parka çıkardığınızda bebek arabasının üzerini tülbent gibi toz ve polenleri tutabilecek bir örtü ile örtmek isteyebilirsiniz.
Virüsler
Her bebek yüzlerce çeşit virüsle tanışacak!
Siz isteseniz de istemeseniz de o virüsler çocuğunuzu bulacak. Bir aşı ile ya da virüsün bizzat kendisiyle tanışacak.
İyi haber şu ki yürümesi ve bir elmayı ısırmasını beklediğiniz gibi sabırla beklerseniz, bebeğiniz virüslerle tanışacak, bağışıklık sistemi onları tanıyacak ve hayatının sonuna kadar birçok virüsle birlikte hayatına devam edecektir.
Viral hastalıklar tipik olarak geceleri daha şiddetli hale gelir.
Genellikle bir semptoma neden oluysa o semptomu tedavi edecek şekilde tedavi düzenlenir. Örneğin; soğuk algınlığı nedeniyle burnu çok akan çocuğun burun temizliği yapılır ya da ateşi yükselen çocuğa ateş düşürücü yöntemler önerilir.
Yüksek Ateşi Düşürmek için İlaç Dışı Yöntemler
Bakteriler
Cildimizde, ağzımızın içinde ve bağırsaklarımızda birçok bakteri türü “doğal olarak” bulunur.
Hatta bağırsaklarımızdaki bazı bakteriler bizim için K vitamini üretir.
Ancak bazı bakteriler bizimle birlikte yaşamak yerine bize topyekün saldırır. Bu gibi saldırgan bakterilerin tedavi edilmesi gerekir.
Akciğerlerde hava taşıyan bronşiyal tüplerin iltihabına bronşit denir. Sıklıkla balgam ve öksürüğe neden olur. Genelde soğuk algınlığına neden olan virüsler bronşit gelişmesine neden olur. Ancak bazen bakteriyel bir durumdur. Ciddidir.
Bakteriyel hastalıklar tipik olarak ilerleyicidir. Giderek daha kötü hale gelir. Bakteriyel enfeksiyonlar çoğunlukla doktor muayenesi ile enfeksiyon tipinin tanımlanması ve doğru antibiyotik çeşidi ile tedavi gerektirir.
Çocuğunuzda hastalık belirtileri görüyorsanız bir hekim muayenesi ile problemin viral, bakteriyel veya alerjik olup olmadığına dair bilgiler edinebilirsiniz.
İlaç tedavisi
Çocuklarda balgam, balgamı çözüp parçalamaya yardımcı olan ilaçlarla da tedavi edilebilmektedir.
Asetilsistein ve erdostein gibi bazı ilaç etken maddeleri, balgamı parçalayıp azaltmaya yardımcı olabilir.
Türkiye’de eczanelerde yaygın olarak bulunabilen bazı balgam ilaçları şunlardır:
- Asist % 4 şurup granül (asetilsistein) – Doktor önerisiyle 2 yaş altında ve 2 yaş üzerinde kullanılabilir
- Evosten şurup (erdostein) – Şurup formu 2 yaş sonrası için uygundur
- Erdostin şurup (erdostein) – Şurup formu 2 yaş sonrası için uygundur
- Mucomax 400 mg efervesan tablet (asetilsistein) – Dozu 6 yaş sonrası için uygundur
Bu yazı, genel tıbbi bilgiler içerir. Kişisel tıbbi tavsiye oluşturmaz. Herhangi bir ilaç veya tıbbi prosedür uygulamadan önce lütfen hekiminize danışın.